kat kat - Turco Inglés Diccionario

kat kat

Significados de "kat kat" en diccionario inglés turco : 15 resultado(s)

Turco Inglés
General
kat kat laminal adj.
kat kat multiplex adj.
kat kat laminary adj.
kat kat laminated adj.
kat kat laminar adj.
kat kat multiplicious [obsolete] adj.
kat kat in layers adv.
kat kat many times more adv.
Phrases
kat kat by all odds [us] adv.
Idioms
kat kat head and shoulders expr.
Technical
kat kat laminate adj.
kat kat laminiferous adj.
kat kat laminose adj.
kat kat imbricative adj.
Construction
kat kat laminar n.

Significados de "kat kat" con otros términos en diccionario inglés turco: 500 resultado(s)

Turco Inglés
Common Usage
kat floor n.
We have many requests from the floor.
Kattan çok sayıda talebimiz var.

More Sentences
kat fold n.
Such legal errors are then multiplied fifteen fold in the implementation.
Bu tür yasal hatalar daha sonra uygulamada on beş katına çıkmaktadır.

More Sentences
üst kat upstairs n.
Yvette's at the show, and the kid's asleep upstairs.
Yvette gösteride ve çocuk da üst katta uyuyor.

More Sentences
kat storey n.
You need an elevator if you want to go down twenty storeys.
Yirmi kat aşağı inmek istiyorsan asansöre ihtiyacın var.

More Sentences
kat layer n.
Since it was getting even hotter, Tom peeled off another layer of clothing.
Hava dahada ısındığı için, Tom bir kat elbise daha çıkardı.

More Sentences
General
ikinci kat second floor n.
How many rooms are there on the second floor of your house?
Evinizin ikinci katında kaç oda var?

More Sentences
kat deck n.
The gift shop is on the second deck.
Hediyelik eşya dükkanı ikinci katta.

More Sentences
bodrum kat cellar n.
The kitchen is in the cellar.
Mutfak bodrum katta.

More Sentences
birinci kat first floor n.
It's on the first floor of that building.
O binanın birinci katında.

More Sentences
ilk kat first floor n.
The fire was on the first floor.
Yangın ilk kattaydı.

More Sentences
kat mülkiyeti condominium n.
Tom bought a condominium near the lake.
Tom göle yakın bir kat mülkiyeti aldı.

More Sentences
zemin kat ground floor n.
There's no hot water on the fifth floor, but there is on the ground floor.
Beşinci katta sıcak su yok ama zemin katta var.

More Sentences
alt kat downstairs n.
I'll meet him downstairs.
Onunla alt katta buluşacağım.

More Sentences
bir kat boya coat of paint n.
They put a coat of paint on the chair.
Onlar sandalyeye bir kat boya sürdüler.

More Sentences
kat storey n.
You need an elevator if you want to go down twenty storeys.
Yirmi kat aşağıya gitmek istiyorsan bir asansöre ihtiyacın var.

More Sentences
kat layer n.
Since it was getting even hotter, Tom peeled off another layer of clothing.
Hava daha da sıcaklaştığı için Tom bir kat daha soyundu.

More Sentences
kat coat n.
The house looked wonderful with its fresh coat of paint.
Ev yeni kat boyasıyla harika görünüyordu.

More Sentences
kat story n.
I live in a two story house.
İki katlı bir evde yaşıyorum.

More Sentences
kat flight n.
Tom fell down two flights of stairs and is now in the hospital.
Tom iki kat merdivenden düştü ve şu anda hastanede.

More Sentences
üst kat upstairs n.
Tom is upstairs in his bedroom.
Tom üst katta yatak odasında.

More Sentences
kat flat n.
Do you have a flat or a house?
Bir katınız mı yoksa bir eviniz mi var?

More Sentences
onuncu kat tenth floor n.
This elevator will take you up to the tenth floor.
Bu asansör onuncu kata kadar gider.

More Sentences
bodrum kat basement n.
Where I was held was in the basement of a building like this.
Beni, bunun gibi bir binanın bodrum katında tutmuşlardı.

More Sentences
zemin kat basement n.
Fadil went to the basement.
Fadıl zemin kata gitti.

More Sentences
(kat mülkiyeti niteliğindeki) apartman dairesi condominium n.
Did you know he bought a condominium?
Bir apartman dairesi aldığını biliyor muydun?

More Sentences
kat edilen mesafe distance n.
A lightyear is the distance that light travels in one year.
Bir ışık yılı, ışığın bir yılda kat ettiği mesafedir.

More Sentences
kat kat kesmek layer v.
I'm thinking of getting my hair layered.
Saçımı kat kat kestirmeyi düşünüyorum.

More Sentences
iki kat doubled adj.
In addition, the poor regions have more than doubled since enlargement.
Buna ek olarak, yoksul bölgeler genişlemeden bu yana iki kattan fazla artmıştır.

More Sentences
beş kat fivefold adj.
Among the adult population, the growth of the number of thyroid-gland cases has increased fivefold.
Yetişkin nüfus arasında tiroid bezi vakalarının sayısı beş kat artmıştır.

More Sentences
dört kat fourfold adj.
The company's profits increased fourfold in just one year.
Şirketin kârı, sadece bir yıl içinde dört kat arttı.

More Sentences
kat times adv.
The total amount of third-world debt has already been repaid six times over in interest.
Üçüncü dünya ülkelerinin toplam borcu faiziyle birlikte altı katına çıkmıştır.

More Sentences
iki kat doubly adv.
The company's profits were doubly higher this year than last year.
Şirketin kârı bu yıl geçen yıla kıyasla iki kat arttı.

More Sentences
iki kat fazla twice as much adv.
He ate twice as much as I did.
Benden iki kat fazla yedi.

More Sentences
kat fold suf.
Fold the egg whites into the egg yolks.
Yumurta aklarını yumurta sarılarına katın.

More Sentences
Colloquial
üçüncü kat third floor n.
I got into the elevator and pushed the button for the third floor.
Asansöre bindim ve üçüncü katın düğmesine bastım.

More Sentences
Technical
çatı kat penthouse n.
Tom lives in a penthouse on the 30th floor.
Tom 30. katta bir çatı katında yaşıyor.

More Sentences
kat story n.
That building is three stories high.
Bu bina üç kat yüksekliğinde.

More Sentences
kat storey n.
All storeys of the house are made of wood.
Evin tüm katları ahşaptan yapılmıştır.

More Sentences
üst kat upstairs n.
Tom's house has three bedrooms upstairs.
Tom'un evinin üst katında üç yatak odası var.

More Sentences
Common Usage
iki kat double n.
iki kat double adv.
General
çapraz kat cross ply n.
beton parçası (bina/kat/dans pisti vb döşemesini oluşturan) slab n.
alt kat ground floor n.
son kat boya (boyanmış yüzeyde) topcoat n.
kiralayanın süre esasına dayalı ödeme yaptığı ve kat edilen mesafe ne olursa olsun hiçbir ilave para unlimited mileage n.
kat karşılığı flat for land method n.
kiralık kat flat to be let n.
kat yeri crease n.
kat multitude n.
zemin kat first floor n.
en üst kat the top floor n.
son kat boya finish n.
kat kat olma stratification n.
kat mülkiyeti condominiums n.
son kat topcoat n.
en üst kat top n.
kat time n.
kat mülkiyeti freehold flat n.
kat lap n.
kat (binada) story n.
üst kat abovestairs n.
iki kat hızlı double time n.
iki kat folded double n.
otel kat hizmetleri hotel housekeeping n.
kat karşılığı flat for land basis n.
kat kat yapma laminating n.
kat stratum n.
kat görevlisi mağaza floorwalker n.
kat crease n.
kat (dokuma) pile n.
asma kat mezzanine n.
kat karşılığı flat for land n.
kat coating n.
abd zemin kat first floor n.
kat fall n.
ortak kat common multiple n.
iki kat arasında kurulu ara kat mezzanine n.
ana kat main level n.
asma kat entresol n.
abd birinci kat second floor n.
kat (binadaki) floor n.
kat covering n.
bir kat merdiven a flight of stairs n.
bodrum kat lodge n.
aşağı kat downstairs n.
kadın kat görevlisi vale n.
kat slab n.
iki kat arasındaki merdivenler flight of stairs n.
iki kat arasındaki merdivenler flight of steps n.
kat kaloriferi room heater n.
kat ısıtması apartment heating n.
kat kat kesim (saç) layer cut n.
kat iyeliği condominium n.
kaba tek kat sıva dinging n.
birinci kat sıva first coat n.
birinci kat first story n.
birinci kat first coat n.
bir kat merdiven flight n.
kat-kat kesme modeli story-by-story shearing model n.
ara kat interstage n.
kat convolution n.
binada kat story n.
ek kat superstructure n.
birden fazla kat yaprak folio n.
kat kat kabarma leafing n.
kat ply n.
kat tier n.
yukarı kat upstairs n.
kat malikleri kurulu board of property owners n.
kat malikleri kurulu condominium owners association n.
kat malikleri kurulu condominium owners board n.
en üst kat top floor n.
giriş kat dairesi/zemin (kat) dairesi ground floor flat n.
kat (binada) storey n.
binada kat storey n.
ana kat main floor n.
dünya'nın etrafını tekne ile kat etme yarışı around the world race n.
kat kat kesilmiş saç tipi layered hair n.
kat edilen mesafe travelled distance n.
kat (apartmanın katı) flights up n.
e-katılım e-participation n.
yumuşak kat soft storey n.
kat arabası housekeeper cart n.
zemin kattan sonraki ikinci kat third story n.
zemin kattan sonraki üçüncü kat third story [brit] n.
üst kat up stairs n.
bir yürüyüşte kat edilen yol march n.
zıplayarak kat edilen mesafe jump n.
son kat boya bloom n.
rüzgar yönünde kat edilen mesafe headreach n.
evin alt katına açılan üst kat gallery n.
yayaların kısa mesafeleri kat etmesi için tasarlanmış uzun ve geniş yürüyen bant moving sidewalk n.
kat rimple n.
zemin kat planı ground plan n.
ikinci kat olarak giyilen elbiseler overclothes n.
kat edilen mesafe overshoot n.
kat ruckle [uk] n.
kat edilen mesafe run n.
saniyede kat edilen inç sayısını temsil eden bir hız birimi inches per second n.
kat'i olma inevitability n.
kat inflexure n.
belirli bir mesafeyi kat etmek için geçen süre drive time n.
iki kat hızlı tempo double quick n.
kat görevlisi femme de chambre n.
teras kat penhouse [obsolete] n.
kat flection n.
kat sakini floor n.
kat maliki floor n.
gazeteyi ikiye katlayarak oluşturulan kat yeri fold n.
baskı malzemesi kat yerini geçmeyecek şekilde katlanmış olan basılı sirküler fold n.
kat plight [obsolete] n.
girişin üstündeki kat second story n.
girişin üstündeki ikinci kat second story [uk] n.
üst kat solar n.
üst kat solar n.
üst kat sollar n.
üst kat solarium n.
kat edilen mesafe distance traveled n.
(kat veya çatı alanında) yüz fit kareye denk bir alan birimi square n.
hizmetçi odalarının bulunduğu alt kat stairs [uk] n.
(arı kovanında) çıkarılabilir üst kat super n.
alt kat base n.
kat çıkmak add a storey v.
üç kat artmak triple v.
kat kat yapmak laminate v.
iki kat etmek double v.
iki kat olmak be bent double v.
iki kat olmak become very stooped v.
saçını kat kat kestirmek have one's hair cut in layers v.
kat kat kesmek cut in layers v.
kat kat sarmak enfold v.
kat eklemek add a layer v.
kat eklemek add a storey v.
kat etmek pass v.
mesafe kat etmek cover a distance v.
yol kat etmek cover a distance v.
kat etmek break off v.
kat kat giydirmek overclothe v.
kat kat giydirmek overdress v.
tekrar kat etmek recross v.
kat oluşturmak reflect v.
kat kat giyinmek wear in layers v.
kat kat giyinmek dress in layers v.
seyahat ederken yol kat etmek get a mile v.
kat etmek trade [obsolete] v.
kat etmek mak [scotland] v.
en yüksek mesafeyi kat etmek için yokuş aşağı inerken vitesi boşa almak gibi sürüş tekniklerini kullanmak hypermile v.
yol kat etmek improve v.
yol kat etmek inroad v.
kağıda son kat vermek plate v.
kat kat sarmak fold v.
yürüyerek kat etmek shank [scotland] v.
(saça) kat vermek slither v.
(yolu) sebatla kat etmek slog v.
kat kat yapmak provine v.
üç kat treble adj.
gerdanı kat kat olmuş jowly adj.
altı kat sixfold adj.
yedi kat sevenfold adj.
kat kat yapılmış layered adj.
bin kat thousandfold adj.
iki kat duplicate adj.
kat kat olmuş stratified adj.
sekiz kat octuple adj.
yüz kat hundredfold adj.
onbir kat elevenfold adj.
üç kat trine adj.
on iki kat duodenary adj.
üç kat triplicate adj.
üç kat threefold adj.
giysiden sarkan kat ya da parça lappeted adj.
dört kat quadruple adj.
kat multiple adj.
dokuz kat ninefold adj.
bin kat millifold adj.
iki kat bent double adj.
iki kat folded adj.
iki kat very stooped adj.
iki kat dual adj.
beş kat quintuple adj.
sekiz kat eightfold adj.
sekiz kat eight fold adj.
üç kat triple adj.
on kat decuple adj.
iki kat redoubled adj.
on kat büyük ten-fold adj.
30 kat thirtyfold adj.
üç kat thribble [dialect] adj.
boydan boya kat edilebilir traversable adj.
üç kat trifold adj.
üç kat trinal adj.
üç kat triplasian [obsolete] adj.
iki kat two-double adj.
kat kat olmamış unstratified adj.
hiç kat edilmemiş (yol) untravelled adj.
kat edilemez untraversable adj.
kat edilmemiş untraversed adj.
on kat denary adj.
kat kat giyinmiş overclad adj.
iki kat dualistic adj.
tam kat büyüklüğünde olan floor-through adj.
yedi kat septuplicate adj.
iki buçuk kat daha büyük sesquiduplicate adj.
hızlı veya etkileyici bir ilerleme kat eden şey soaraway adj.
bir kat daha still more adv.
öbürlerinden kat kat daha far and away adv.
iki kat double adv.
iki kat twice adv.
kat kat fazla much more adv.
kat kat fazla so much more adv.
kat be kat so much more adv.
kat kat fazla many times more adv.
kat be kat many times more adv.
öbürlerinden kat kat daha by far adv.
kat be kat iyi by far the best adv.
iki kat olarak doubly adv.
2 kat fazla twice as much adv.
2 kat fazla two times more adv.
iki kat fazla two times more adv.
üç kat fazlası three times more adv.
dokuz kat nine times adv.
kat'iyen not so neither adv.
kat'iyen noway adv.
kat'iyen noways adv.
kat'iyen nowise adv.
on kat olacak şekilde tenfold adv.
bin kat fazla thousandfold adv.
üç kat triply adv.
bir kat aşağıda down the stairs adv.
bir kat altta down the stairs adv.
bir kat aşağıda on a lower floor adv.
bir kat altta on a lower floor adv.
altı kat sixfold adv.
iki kat anlamı veren ön ek bi- pref.
kat kat fazlası anlamı veren ön ek multi- pref.
Phrasals
kat etmek get over v.
hızla kat etmek bomb through (something) v.
hızla kat etmek bomb through v.
kat kat giyinmek rug up v.
kat etmek cross over v.
iki kat artırmak double up v.
canını dişine takarak yol kat etmek forge away at (something) v.
bir şeyin içine bir kat daha bir şey koymak line something with something v.
bir şey kat etmek log up v.
(uçak ve arabalarda) kat edilen mesafeyi kaydetmek log up v.
(uçak ve arabalarda) kat edilen mesafeyi kaydetmek clock up v.
(bir şeyi/bir yeri) kat etmek travel over (something or some place) v.
(bir şeyi/bir yeri) kat etmek travel through (something or some place) v.
Phrases
iki ile dört kat two to four times expr.
Proverb
büyük yollar küçük adımlarla kat edilir all things great are wound up with all things little
Colloquial
yedi kat yabancı complete stranger n.
yedi kat yabancı total stranger n.
kocaman, kat kat sandviç dagwood n.
kocaman, kat kat sandviç dagwood sandwich n.
on kat düşmek fall ten stories v.
(amacına/sonuca) doğru epey yol kat etmiş olmak be (well) on the way to (something) v.
(amacına/sonuca) doğru epey yol kat etmiş olmak be (well) one's way to (something) v.
(amacına/sonuca) doğru epey yol kat etmiş olmak be (well) on the way towards (something) v.
(amacına/sonuca) doğru epey yol kat etmiş olmak be (well) one's way towards (something) v.
(amacına/sonuca) doğru epey yol kat etmiş olmak be (well) on the way towards something v.
(amacına/sonuca) doğru epey yol kat etmiş olmak be (well) on your way towards something v.
(amacına/sonuca) doğru epey yol kat etmiş olmak be (well) on the way to something v.
(amacına/sonuca) doğru epey yol kat etmiş olmak be (well) on your way to something v.
iyi yol almak/kat etmek do nicely v.
fırsat varken kazancına kazanç kat go while the going is good expr.
(şunu) hesaba kat ki bear in mind (that) expr.
şunu hesaba kat ki ... bear in mind that... expr.
Idioms
yol alma/kat etme inroad n.
mağazada kat görevlisi floor salesman n.
(birinden) bin kat daha/bin kez daha (iyi, güçlü, başarılı) olmak be twice the man/woman that (someone) is v.
(birinden) bin kat daha (iyi, güçlü, başarılı) olmak be twice the man or woman that someone is v.
birinden kat be kat daha iyi olmak be streets ahead of someone v.
birinden kat be kat iyi olmak be streets ahead of someone v.
birinden kat be kat daha iyi olmak stand head and shoulders above someone v.
birinden kat be kat iyi olmak stand head and shoulders above someone v.
birinden kat be kat daha üstün olmak be streets ahead of someone v.
birinden kat be kat üstün olmak be streets ahead of someone v.
birinden kat be kat daha üstün olmak stand head and shoulders above someone v.
birinden kat be kat üstün olmak stand head and shoulders above someone v.
birinden kat kat üstün olmak head and shoulders above someone v.
büyük/çok mesafe kat etmek cover a lot of ground v.
kat kat önde olmak stand head and shoulders above v.
kat kat önde olmak be head and shoulders above v.
yavaş yavaş ilerleme kat etmek work one's way through v.
zirveye) doğru (epey) yol kat etmiş olmak be (well) on one's way to/towards (something) v.
(bir şeyde) yol almak/kat etmek make inroads (in/into something) v.
bir şeyde yol almak/kat etmek make inroads into something v.
yol almak/kat etmek make inroads into v.
yeni bir alanda yol almak/kat etmek make inroads in/into something v.
bir şeye doğru yol kat etmiş olmak be on the way towards something v.
bir şeye doğru yol kat etmiş olmak be on the way to something v.
bir şeye doğru yol kat etmiş olmak be on your way towards something v.
bir şeye doğru yol kat etmiş olmak be on your way to something v.
bin kat daha iyi biri olmak be twice the man/woman v.
(birinden) bin kat daha iyi olmak be twice the man/woman that (someone) is v.
(birinden) kat be kat daha iyi/üstün olmak be twice the man/woman that (someone) is v.
önemli mesafe kat etmek go a long way v.
alacak/kat edecek çok yolu olmak have a long way to go v.
özenle yol kat etmek make (one's) way through v.
bir şeyde yol kat etmek make your way in something v.
(amacına, zirveye) doğru (epey) yol kat etmiş olmak be (well) on the way to/towards (something) v.
belirli bir mesafe kat etmek last the distance v.
(birinden/bir şeyden) kat kat önde olmak stand head and shoulders above (someone or something) v.
(birinden/bir şeyden) kat be kat daha iyi olmak stay head and shoulders above (someone or something) v.
yol kat etmek wend your way v.
kat'iyen (bir şey) yapmamak wouldn't do (something) for all the tea in china v.
acısını/derdini bir kat daha artıran (söz/davranış vb) a turn of the screw expr.
kat kat iyi streets ahead (of) expr.
kat'iyen would not do something for all the tea in China expr.
kat'iyen in a pig's eye expr.
mesafe kat etmekte on the march expr.
birinden/bir şeyden kat kat üstün head and shoulders above someone or something expr.
birinden/bir şeyden kat be kat daha iyi head and shoulders above someone or something expr.
Speaking
bu benim ineceğim kat this is my floor expr.
kat edecek daha çok yol/yolumuz var there is much progress to be made expr.
stresle ilgili hastalığı olan kişiler 5 kat daha fazla doktora gidiyor patients with stress visit the doctor five times more often than other patients expr.
stresle ilgili hastalığı olan kişiler beş kat daha fazla doktora gidiyor patients with stress visit the doctor five times more often than other patients expr.
Trade/Economic
az katlı kat mülkiyeti low-rise condominium n.
kat müdürü floor manager n.
kat'i fiyat firm price n.
kat'i mizan postclosing trial balance n.
kat karşılığı against flat n.
kat'i mizan adjusted trial balance n.
kat yöneticisi floor manager n.
kat’i teminat performance bond n.
kat’i ve süresiz banka teminat mektubu definite letter of guarantee unlimited in time n.
mağaza kat görevlisi floorwalker n.
mağaza kat görevlisi shopwalker n.
sermaye kat sayısı capital coefficient n.
(binada) kat story n.
(binada) kat storey n.
Law
kat mülkiyeti kanunu property law n.
kat mülkiyeti property ownership n.
kat mülkiyeti commonhold n.
kat maliki apartment owner n.
kat mülkiyeti kanunu law of property ownership n.
kat mülkiyeti flat ownership n.
kat mülkiyeti kanunu property ownership law n.
kat irtifakı construction servitude n.
kat maliki flat owner n.
müruru zamanın kat'ı interruption of period of limitation n.
müruruzamanın kat'ı interruption of period of limitation n.
(başka bir kat çıkmama gibi) gayrimenkul sahibine bazı eylemelerinde ihtiyat yükümlülüğü getiren irtifak hakkı negative servitude n.
kat mülkiyeti hukukunda yönetim organları governing bodies in condominium law n.
eve üst kat penceresinden giren hırsız second-story man n.
kat irtifakı condominium easement n.
Politics
kat ihtarnamesi notice of closure n.
kat hakkı condominium n.
Tourism
bayan kat görevlisi maid n.
bayan kat görevlisi maide n.
erkek kat görevlisi vale n.
genel kat yöneticisi yardımcısı assistant housekeeper n.
ilave fiyat veya ceza olmaksızın bir seferin iata tarifeleri dahilinde kat edebileceği azami mil adedi maximum permitted mileage n.
kat şefi floor supervisor n.
kat görevlisi housekeeper n.
kat ofisi housekeeping office n.
kıtayı kat eden taşıt transcontinental n.
kat hizmetleri housekeeping n.
kat hizmetlisi chambermaid n.
kat idarecisi floor housekeeper n.
kat sorumlusu housekeeper n.
kat yöneticisi executive housekeeper n.
Technical
fabrikada çalışanların bulunduğu kat the factory floor n.
alt kat (boya) prime coat n.
altı kat sextuple n.
ara kat entresol n.
ara kat mezzanine n.
ara kat backing coat n.
ara kat middle layer n.
astar kat paint base n.
baz kat base coat n.
beyaz kat white layer n.
bin kat thousand fold n.
birinci kat backing coat n.
birinci kat sıva rendering n.
birinci kat first storey n.
çift kat cam laminated glass n.
çift kat sarılmış ürünler double-wrapped products n.
çift kat cam ply glass n.
dış lastik kat sayısı ply rating n.
diferansiyel kat differential stage n.
dört kat cam takma quadruple glazing n.
eş kat yüksekliği uniform story height n.
gaz-katı ayırımı gas-solid separation n.
gaz-katı tepkimeleri gas-solid reactions n.
faydalı kat alanı usable floor area n.
gaz-katı ayırımı siklonu gas-solid separation cyclone n.
gölgeleme kat sayısı shading coefficient n.
iki kat yüksekliğinde bölme double-tier partition n.
iki kat metal folyoyu bir arada haddeleme pack rolling n.
iki kat boya işi two-coat paint n.
karıncalara karşı dayanıklı kat antproof course n.
karbonsuzlaşmış kat decarburized layer n.
karbonlanmış kat carburized layer n.
karkas kat carcass ply n.
kat alanı floor area n.
kat kat sarma enfolding n.
kat oranlar yasası law of multiple proportions n.
kat ısıtması apartment heating n.
kat kat döşeme laminated floor n.
kat seviyesi floor level n.
kat verimi stage efficiency n.
kat stage n.
kat layer n.
kat geçirme retreading n.
kat film n.
kat (yapı) story n.
kat planı storey plan n.
kat yüksekliği storey height n.
kat coat n.
kat çıkma adding stories n.
kat ayrılması ply separation n.
kat bed n.
kat (yapı) storey n.
kat kotu floor level n.
kat tier n.
kat metal ply n.
kranka en yakın kat layer closest the crankshaft is n.
metal üzerine ilk kat boya metal primer n.
modülasyonlu kat modulated stage n.
ön seçici kat preselector stage n.
sekiz kat octuplicate n.
sıva üstü bükümlü kat butonyeri surface-mounted landing operation panel n.
son kat kaplama final surfacing n.
su-katı oranı water solid ratio n.
son kat boya refinish n.
su-katı oranı water-solid ratio n.
süslemeli son kat ornamental finish n.
son kat final stage n.
tek kat sarılmış ürünler single-wrapped products n.
tek kat iş one-coat work n.
teras kat penthouse n.
tek kat iplik single yarn n.
tam kat kesi full layer cut n.
üç kat treble n.
üç kat threefold n.
üç kat triple n.
üç kat olma triplicity n.
üst kat top floor n.
üç kat trine n.
üç kat yapma triplication n.
üç kat triplex n.
üst kat upper story n.
yararlı kat alanı usable floor area n.
yağlı boya yapılmadan önce çoğunlukla metal yüzeylere sürülen ilk (kat) boya primer paint n.
yedi kat septuple n.
yapıştırıcı kat glue line n.
yan kat entresol n.
titreşimli bir parçacığın ilk konumundan kat ettiği azami değişim amplitude of vibration n.
bir dakikada yarda cinsiden kat edilen mesafeyi temsil eden bir hız birimi yards per minute (ypm) n.
bir at arabasının kat ettiği mesafeyi ölçmek için tasarlanmış eski bir odometre çeşidi viatometer n.
(greyderin işlem döngüsünü tamamlarken kat ettiği) mesafe runaround n.
1 dakikada kat edilmiş fit sayısını gösteren hız birimi feet per minute n.
kıyafetleri vücut kıvrımlarına oturtmak için dikilen sivri kat dart n.
son kat olarak nemli yüzeye sürülmek için hazırlanmış karışım dash n.
bir günlük yolculukta kat edilen mesafe birimi day n.
son kat alçı uygulaması set n.
kat boşluğu shaft n.
üç kat çoğaltmak triplicate v.